Ay: Aralık 2018
Öyle bir zamandı ki zaman Tekbirlerle birbirini öldürüyor Salalarla rejim değiştiriyordu Müslüman
.İki adam Biri durgun denizlerde Lafla yürüyen Peynir gemisinin kaptanı Diğeri açık denizlerin Kodumu oturtan Bildiğin kara korsanı Bu iki adam Fırtınalı bir denizde Gücün hak Güçlünün her şey Olduğu zamanda Kapışıverdi bir anda Mevsim, mevsim hazandı Denizde bitmeyen kapışma Kıyıda anlamsız bir hüzün vardı Ve adam kazandı Bilin bakalım Hangi adam kazandı
Güzel kızlar Güzel cümleler kurmuyor artık Ya sinkaflı konuşuyorlar Ya da genel ahlaka mugayir Kelimeler serpiştiriyorlar Sohbet aralarına fütursuzca Aldırmadan kimselere Güzel kızların ağzından Güzel sohbetler dökülmüyor artık Kubur faresi sığınağı ağızlardan Hep bir irin dökülüyor durmadan Güzel bir laf duyduğunda da insan Hay ağzına sağlık, ağzından öpeyim Diyesi varsa da, diyemiyor Tiksiniyor Başını kuma gömercesine Dizini denize gömüyor Kum yerine adam Yerin dibini ararcasına Küçülüyor Sularla oynaşıyor Balıklarla söyleşiyor Bizde bir geyik var…
Ben Senin güzel yüzüne Koyu renk saçın Daha bir anlam Katacağını düşünürdüm Sen düşünmezdin Sen Koyu saçta ak rengin Özensiz durduğunu söylerdin Ben dinlemezdim Düşünmezdim ben Yılların saçına kazandırdığı rengin Özensizlik olacağını, düşünemezdim Sen benim için bitmeyen bahardın Yılmayan civan her dem taze kalandın Sen Beni zaman ötesine taşıyan can Sen canıma can katan canan Sen beni yeni baştan yaratandın Tövbe ki ne tövbe Tövbe söylediklerime Yazdıklarıma tövbe “Tövbe ya Rabbi Hata…
Hakkımı helal etmiyorum Ülkemin önceliklerini Sırasına koyamayarak Ya da sıralamayı Şahsi menfaatlerini Millet menfaatlerinden Parti ve gurup çıkarlarını Ülke çıkarlarından önde tutarak İmkânları, fırsatları ve zenginlikleri Toplumsal refahın Milli menfaatlerin Arttırılması yönünde kullanmayan Ya da kullanamayanların hiç birine Ülkemin Milletimin Devletimin Evlatlarımın Ve şahsımın yarınlarını Çalanlara, çaldıranlara Heba edenlere, ettirenlere Hakkımı helal etmiyorum NİSA 9.AYET Diyanet İşleri (eski): “Arkalarında cılız çocuklar bıraktıkları takdirde, Bundan endişe edecek olanlar, Haksızlık yapmaktan korksunlar; Dürüst söz söylesinler.”