Ay: Haziran 2017
Yalnızlık Saatin, kaç olduğunu Kaçı kaç geçtiğini Kaç kaldığını kaça Gösterememesidir kimseye Yalnızlık Çalışıp karınca misali durmaksızın Bir arpa boyu mesafe alamadığını Çaresizce görmektir yalnızlık Yalnızlık Kime mahsus olduğu Bilinen ortamın Ortaklığına soyunup Cıs çıplak ortada kalıp Kulluğa ram olmaktır yalnızlık Yalnızlık Bugün benimdir Yarın Sensindir Gelecekte ve daima Bizizdir yalnızlık ÖLÜM Meşru değildir Hiçbir ölüm Eceliyle olsa bile Mademki can alıyor Azrail denen melek Masum değildir Melek olsa bile
Hiçbir ölüm Bozamaz ritmini hayatın Her ölümde, her insan Aynı ritüelleri yaşar. Birkaç damla gözyaşı Birkaç güzel hatıra Süresi ortama bağlı Feryat figan ağlama. Sonra, hayat Kendi ritmini Dayatır insana Nankörlükte Nankör pisikle Yarışan canlı. “çok arsızmış insan” Söylemine sığınır Ram olur Ritmine hayatın Yaşamına devam eder Ölen, öldüğüyle kalır “Arsızlar limanı” sakini insan Giden gitti “Kalan zaman bizimdir.” Zannıyla hovardaca kullanır zamanı Soluk almayı yaşamak sanır, Canlı cenaze misali ortada dolaşır Ruhsuz yaşar sahip olduğu…
Aşktı Amma ne aşktı Sabahın köründe Kör gözle gördüğüm Mevsimimiydi Mevsimiydi Mevsim Mevsimlerden bahardı Zamanımıydı Zamanıydı Zaman Aylardan marttı Ortamımıydı Ortamıydı Ortam Şehirdeki en güzel damdı Aşktı Ama ne aşktı Sırnaşmalarla başlayıp Birlikte bir alt üst oluşla devam eden Uzun süren yalanmayla noktalanan Bir aşktı Sabahın köründe Kör gözle gördüğüm Bu aşktı Ama ne aşktı
Laf ebeleri Söylem baronları Eylem kabızı ülkeyi Çiftliğe çevirdiler Tavşana kaç Tazıya tut diyenler Bir taze cumhuriyeti Bir hamlede ham ettiler Her biri Kendi kümesinin horozu Horozlardan birini “Abdurrahman çelebi” Namıyla Çiftliğe kâhya ilan ettiler Laf ebeleri Söylem baronları Binip peynir gemilerine “Yarın”lara diye, diye “Dün”e kürek çektiler Dünlerini bugün, yaşamak istediler Dünlerinin dün yaşandığını bilemediler Dünlerine gidemediler bugünlerini bilemediler Laf ebeleri söylem baronları Eylem kabızı ülkeyi, çiftliğe çevirdiler Cumhuriyeti bir hamlede ‘ham’ ettiler …
Demek neymiş Boşmuş devletin bekası Din-ü devlet düşmanıyla Mücadele boşmuş Milli irade hikâye Milletin dediği olur Lafı lafmış, altı üstü boşmuş Maksat bir şekilde atı almakmış Üsküdar’ı geçmek için Gerisi boşmuş Atın üstünde duramayacağı Baştan belli olanın Atı alıp Üsküdar’ı geçmesi Efsane olmuş, hoşmuş At ne, alan kim? Üsküdar neden Geçilmesi gereken belde Soran yok, önemli de değil Önemli olan, olan olmuş Olanla ölene çare yokmuş Atı alıp Üsküdar’ı geçmek Reel siyaset olmuş